Ben Ölürsem Akşamüstü Ölürüm

Ben ölürsem akşamüstü ölürüm  
Şehre simsiyah bir kar yağar  
Yollar kalbimle örtülür  
Parmaklarımın arasından
Gecenin geldiğini görürüm 

Ben ölürsem akşamüstü ölürüm  
Çocuklar sinemaya gider  
Yüzümü bir çiçeğe gömüp  
Ağlamak gibi isterim  
Derinden bir tren geçer 

Ben ölürsem akşamüstü ölürüm  
Alıp başımı gitmek isterim  
Bir akşam bir kente girerim  
Kayısı ağaçları arasından  
Gidip denize bakarım  
Bir tiyatro seyrederim 

Ben ölürsem akşamüstü ölürüm  
Uzaktan bir bulut geçer  
Karanlık bir çocukluk bulutu  
Gerçeküstücü bir ressam  
Dünyayı değiştirmeye başlar  
Kuş sesleri, haykırışlar  
Denizin ve kırların  
Rengi birbirine karışır 

Sana bir şiir getiririm  
Sözler rüyamdan fışkırır  
Dünya bölümlere ayrılır  
Birinde bir pazar sabahı  
Birinde bir gökyüzü  
Birinde sararmış yapraklar  
Birinde bir adam  
Her şeye yeniden başlar 

Ataol Behramoğlu

Bir Yorum Yazın