İnsan anımsar. O nedenle, salt bu anımsama belası yüzünden -n’olurdu anımsamasak, belki, en azından bedenimiz daha mutlu olurdu şu dünyada- onun yaşamı bir hikâyedir ve böylece insanoğlu hikâyelere bağımlıdır. Çok sevdiğim bir Karadeniz türküsü vardır: Ey kemençe kemençe / nerdeydin… Yazının Devamı ›
Bazen, bitmekte direnen gün batımlarının can çekişmesini anımsatacak kadar uzun ve yorucu bir günün ardından eve dönüp hızla balkona çıkmak ya da genişliği derinliğinden daha az olan bir suyun kenarında susmak istersiniz. Aslında balkona da çıksanız, tedirgin bir lemurun bakışı… Yazının Devamı ›
Hayatın, ikilemlerinden, üçIemlerinden, beşlemlerinden içim daralıyor sık sık.Düşünür, devlet adamı ve sanatçı olan Lorenzo de Medici, mutluluğa giden üç yol olduğunu belirtir: Bilgelik. güç ve zevk. Bunlardan birine öncelik tanımak günah sayılır. Sokrates bilgeliği, Herakles kahramanlığı, Paris de zevki seçmiştir.… Yazının Devamı ›
Saat sabahın beşi. Avından umudu kesmiş avcı gibi, uzanmış uykuyu bekliyorsun yatakta. Şehir, ağır, kara bir yorganın altında; böcekler, insanlar ve sincaplarla sarmaş dolaş derin uykuda.Sense ya hiç uyumadın ya da uykunun orta yerinde bir çocukluk düşünden palas pandıras yuvarlandın.… Yazının Devamı ›
Akademideki ilk yılımın ardından gelen yaz tatilinin başlangıcı, babamla anlaşmazlıklarımda bir dönüm noktası olmuştu. Okul zamanı yanında çalışmayıp kendimi derslere vermeyi, ama yaz tatillerinde yanında olmayı kabul etmiştim. Ama okulun ilk yılından sonra bütün enerjimi sanata yöneltmem, ne olursa olsun… Yazının Devamı ›
İpek fabrikasının geniş cephesi ayla ışıldadı. Kapının önünden birkaç kişi acele acele geçtiler. Ben isteksiz, nereye gideceği meçhul adımlarla yürürken, kapıcı arkamdan seslendi: — Nereye?— Şöyle bir gezineyim, dedim.— Cambaza gitmiyor musun? Cevap vermediğimi görünce ilave etti:— Herkes gidiyor. Bursa’ya… Yazının Devamı ›
“Cebimde tek bir bozuk para vardı ve yola çıkmadan önce şu anda uzun uzun anlatmak istemediğim bir adam vermişti o parayı bana. ” bir gün ihtiyacın olur ” diye vermişti şöyle fırlatıp. Ben de şöyle havada yakalamıştım onu. ” eğer… Yazının Devamı ›
“Bir Jacques Brel şarkısı gibi… Dinlerken durağanlaşan ve içeri doğru gömülen bir parçası;“ne me quitte pas / je ne vais plus pleurer / je ne vais plus parler / je me cacherai la / a te regarder” ya da işte… Yazının Devamı ›